Kadınların Eğitim ve İş Gücündeki Görünürlüğü

Kadınların Eğitim ve İş Gücündeki Görünürlüğü

Atanmış roller üzerinden uygulanan baskıları kadınların okul yaşamlarında görebiliriz. 2018 Türkiye verilerine göre  kız öğrencilerin okuldaki dağılımları fen lisesi için %54, sosyal bilimler lisesi için %65 iken spor lisesinde dramatik bir şekilde %27,9’ta kalmıştır. Meslek liselerindeki kız öğrencilerin dağılımı çocuk gelişim bölümünde %99 iken bilişim teknoloji alanında %39, elektrik-elektronik bölümünde ise %2,8 ile sınırlı kalmıştır. Yükseköğretim kurumlarında kadınların oranı %49’dur ve bu kadın öğrencilerin çok az bir kısmı mühendislik alanlarını tercih etmiştir. İnşaat mühendisliğinde kadın öğrenci oranı %17 iken gemi ve uçak mühendisliği ile ilgili bölümlerde ise bu oran %11’e kadar düşüyor. Yüksek lisans veya doktora için üniversiteye devam eden kadınların oranı ise %45’i aşmadığı görülmekte.  

İş gücündeki kadın oranı ise 2018 verilerine göre %29,4 olarak yansımıştır, ilginç olan son yirmi yılda değişen oran sadece %2,2 olarak görülmekte. 1998 verileri kadınların istihdama katılma oranını %27,2 olarak göstermekte. Üst kademelere doğru ilerledikçe işgücündeki kadın oranının düştüğü görülmekte, yönetici olarak çalışan kadınların oranı %14,7 ile kalırken erkeğin benzer konumdaki oranı %85,3’tür. Kadınlara istihdama katılmama nedenleri sorulduğunda ise “ev işleri ile meşgul” diyenlerin oranı %55’e yakın bir oran bulunmuştur. Çarpıcı olan ise Türkiye, OECD ülkeleri arasında hem eğitime hem de işgücüne katılımda bulunmayan kadın sayısı ile birinci konumda.  

 

2019 ile başlayan Covid-19 salgını kadınların işgücündeki katılımını etkilemiş, eve kapanmalar ile ev içindeki iş yükünü artırmıştır. Özellikle çocuk bakımı yükünü ebeveynlerden alan aile büyüklerinin evden dışarı çıkamaması, kreş/anaokulu gibi kurumların kapanması ile ebeveynler evde çocukları ve işleri ile baş başa kalmıştır. Bu süreçte annelerin babalara oranla daha fazla etkilendiği görülmekte. Ev içindeki iş ve çocuk bakımı ile beraber kadınların, kendi iş hayatlarını sürdürmekte zorlandığı görülmüştür. Bunun yanında kayıt dışı çalışan kadınlarında Covid-19 ile beraber işlerinden çıktıklarında hiçbir güvenceleri olmaması nedeniyle pandemiden olumsuz etkilenen bir diğer gruptur. 

Daha ayrıntılı okuma için 2018 Verileriyle Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği çalışmasına bakabilirsiniz. Dilerseniz buradan diğer yazılarımıza ulaşabilirsiniz. 


Kaynakça 

Cinsiyet, K. Ü. T., & Merkezi, U. (2019). 2018 Verileriyle Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği.

DİNÇER, F. C. Y., & YİRMİBEŞOĞLU, G. (2020). COVID-19’un ekonomik etkilerinin toplumsal cinsiyet eşitliği bağlamında değerlendirilmesi. Gaziantep University Journal of Social Sciences, 19(COVID-19 Special Issue), 780-792.

yazı

Merhaba, ben Çiçek Elif. Psikoloji mezunuyum. Çocuk gelişimi üzerine çalışmalar yapmaktayım. Kedimle beraber örgü örmekten, bir şeyler boyamaktan ve çocuk kitapları okuyup incelemekten keyif alırım. Kendimi ikna edebilirsem bir gün yazdıklarımı sesli olarak dile getirip podcast yapmak istiyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir